Değerli öğrencilerim, bu defa değişik kaynaklardan derlediğim okuma notlarımı paylaşmak istedim. Okurken sıkılmamanız için de yazıyı akademik bir formatta (dipnot ve kaynakçalarla) oluşturmadım. Gerek sanal gerekse gerçek ortamlarda araştırdığınızda benzer ifadelere sizler de ulaşabilir, benzer notları çıkarabilirsiniz.
Dr. David J. Schwartz “Bir şeyin imkansız olduğuna inanırsanız aklınız bunun neden imkansız olduğunu ispatlamak üzere çalışmaya başlar. Ama bir şeyin yapılabileceğine inandığınızda gerçekten inandığınızda aklınız onu yapmak üzere çözüm bulmanıza yardım etmek için çalışmaya başlar” demektedir.
Zeka ve yetenek üzerine yaptığı araştırmalarıyla tanınan bilim adamı Robert Sternberg bir araştırmasında “Akademik zekalar kolay bulunur, ancak yaratıcılık çok nadir ve eşsizdir.” diyor. "Yaratıcılık, yetenekle doğru orantılıdır. Gerçekten de insan, yeteneği olduğu konuda muhteşem eserler yaratır, muhteşem sonuçlara ulaşır.” diye de ilave ediyor. Aşağıda Stenberg’in başarı, başarısızlık ve başarılı gençlerle başarısız gençler arasındaki farka ilişkin değerlendirmelerini özetliyorum.
Çağdaş anlamda başarı kavramının akademik başarı ile sınıflandırılamayacağı, bilgi ve beceri gibi bilişsel davranışlar kadar, ilgiler, kişilik özellikleri ve tutumlar gibi bilişsel olmayan davranışları da içerdiği görülmektedir.
Başarısızlık kavramı ise daha çok çocuğun ya da gencin uzun süreli, (bir eğitim öğretim döneminden daha uzun süre) hemen her dersten, gelişim düzeyinin ve yeteneklerinin altında başarı göstermesi ve bu başarısızlığı bir türlü telafi edememesi durumu olarak kabul edilmektedir.
Yapılan araştırma sonuçlarına göre, başarılı öğrencilerin başarılarını daha çok kişisel etkenlere, başarısız öğrencilerinde başarısızlıklarını daha çok çevresel etkenlere bağladıkları görülmektedir. Aynı şekilde, başarılı öğrencilerin başarısız olanlara göre, kendilerini daha iyi kontrol edebilen, kısa süreli başarılara karşı ilgi göstermeyen, daha çok gelecekle ilgili planlar yapan gençler oldukları tespit edilmiştir.
Bacon, “Kurnaz insanlar okumayı küçümser. Basit insanlar ona hayran olur. Akıllı insanlar ise ondan faydalanırlar" der. İyi bir okur olmak için önerisi şudur: "Yalanlamak ve reddetmek için okuma. İnanmak ve her şeyi kabul etmek için de okuma. Tartmak, kıyaslamak ve düşünmek için oku.”
M.Ö. 4.yüzyılda yaşayan Eflatun ise, “Devletin temeli üretimdir. Bir toplumun olması mesleklerin farklı olmasını gerekli kılar. Herkes kendine uygun gelen bir işle uğraşır ve diğer alanlara karışmazsa, üretim daha kolay ve daha kaliteli sağlanır” demiştir.
Bu nedenle, her daim okumaya ve kendiniz, çevreniz ve ülkemiz için üretmeye çalışın. Sağlıklı kalın!